Toggle navigation
Üyelik oluştur
Oturum aç
Bilgi kartları oluştur
Kurslar
sözlük İngilizce - Fransız
I
inhabiting
sözlük İngilizce - Fransız
-
inhabiting
Fransızcada:
1.
habiter
Ils cherchent une maison où habiter.
Ne disons pas de mal des gens de la province. Sans eux, nous ne pourrions pas habiter Paris.
Elle considérait le Canada comme un pays idéal à habiter.
Vers l'an 400 de notre ère, les habitants de l'Allemagne et de la Russie eurent l'idée de venir habiter la France et l'Italie.
Je veux habiter en Italie.
Les clefs de l'urbanisme sont dans les quatre fonctions: habiter, travailler, se récréer (dans les heures libres), circuler.
Cette maison-ci est confortable à habiter.
Combien de temps vas-tu habiter à Shanghai ?
Elle en vint à ne plus penser vouloir jamais habiter ce quartier.
Fransız kelime "inhabiting"(habiter) kümelerde oluşur:
Fiches du livre - "The Guardians" (Irving Cox)
Fiches du livre - "The Sea Fogs" (Robert Louis Ste...
Fiches du livre - "The Rocky Mountain Goat" (Madis...
Fiches du livre - "North American Stone Implements...
Fiches du livre - "The Man Who Played to Lose" (La...
ile başlayan diğer kelimelerI"
ingredient Fransızcada
ingredients Fransızcada
inhabitant Fransızcada
inherit Fransızcada
injection Fransızcada
injured Fransızcada
A
B
C
D
E
F
G
H
I
J
K
L
M
N
O
P
Q
R
S
T
U
V
W
Y
Z
×
Oturum aç
Oturum aç
Oturum aç
Giriş veya E-posta
Parola
Oturum aç
Parolanızı mı unuttunuz?
Üyeliğiniz yok mu?
Oturum aç
Oturum aç
Üyelik oluştur
Bu ücretsiz kurs ile öğrenmeye başlayabilirsiniz!
Ücretsiz. Yükümlülük yok. Spam yok.
E-posta adresiniz
Üyelik oluştur
Zaten üyeliğiniz var mı?
Bunları kabul ediyorum:
yönetmelik
ve
gizlilik politikası