sözlük Endonezya - Türk

Bahasa Indonesia - Türkçe

segera bacak bacak üstüne atmış:

1. hemen


Belediye binası hemen köşede.
Hemen gidebilirsin.
Hemen yolculuğa hazırlan.
O, hemen geri döneceğini söyledi.
Onun mektubunu hemen yanıtlamayı planlıyorum.
Acele bir yemek yedik ve hemen ayrıldık.
Her iki görüşün avantajları ve dezavantajları vardır bu yüzden hangisini destekleyeceğime hemen karar vermeyeceğim.
Şirket savaştan hemen sonra başlayan bir grup girişimci tarafından alındı.
Arama ve kurtarma operasyonları hemen başladı.
Mağazaya gidiyorum ve kimi görüyorum? Onunla son kez buluştuğumuzdan beri kendisinde neler gittiğini bana hemen anlatmaya başlayan bir Amerikan arkadaşımı.

2. yakında


Sanırım yakında tüm işleri bitirmiş olacaksınız.
Tatilimiz yakında bitecek.
Okul yakında yaz tatili için tatile girecek.
Yakında taşınacağım.
Yakında geri döneceğim.
Bu ev yakında, iki yatak odası ve bir oturma odası var, ve dekorasyonu kötü değil; ayda 1500.
Evlilik yıl dönümümüz yakında geliyor.
Eğer acele edersen yakında ona yetişirsin.
Bayan Baker, genç adamın yakında gitmek zorunda kalacağını biliyordu,böylece yatmadan önce gece arabasını uygun bir yere parkedebilmek için, genç adama arabasını biraz hareket ettirmesi için rica etmeye karar verdi.
Uzayı işgâl edeceğimiz ve Ay'a yolculuk yapacağımız gün yakında gelecek.
Gökyüzüne bakılırsa yakında yağmur yağacak.
Yakında görüşürüz!
Yakında mektubuna cevap verecek.
Kasabada veya kasabanın yakınında bir veya iki büyük fabrika kurulduysa, insanlar iş bulmaya gider, ve yakında bir endüstriyel alan büyümeye başlar.
Yakında biz sizi hapse gönderebileceğiz.

3. hızlı bir şekilde