soru |
cevap |
Eleştirilerden sonra yönetmen son sahneyi kesti. öğrenmeye başla
|
|
The director cut out the last scene after critics.
|
|
|
Su dalmak için çok soğuk. öğrenmeye başla
|
|
The water is too cold to dive in.
|
|
|
Babaanesi torunun ayakkabı bağcıklarını tamir etti. öğrenmeye başla
|
|
The grandma did up her grandson's shoelaces.
|
|
|
Valizlerimizi otelde bıraktık ve etrafı görmeye çıktık. öğrenmeye başla
|
|
We dropped our luggage off at the hotel and went sightseeing.
|
|
|
Arabaya doğru koştu ve sürüp uzaklaştı. öğrenmeye başla
|
|
He ran to the car and drove off.
|
|
|
uğramak, çat kapı ziyaret etmek Anneannemlerin evine bir uğramak istiyorum. öğrenmeye başla
|
|
I'd like to drop by my grandmother's house.
|
|
|
Okulu çok erken bıraktın. öğrenmeye başla
|
|
You have dropped out your studies too early.
|
|
|
Bu gece dışarıda yemek istiyorum, pişirmek istemiyorum. öğrenmeye başla
|
|
I'd like to eat out tonight, I don't want to cook.
|
|
|
Yanlış yöne saptım ve kendimi yabancı bir mahallede buldum. öğrenmeye başla
|
|
I took the wrong direction and I ended up in an unknown district.
|
|
|
öğrenmeye başla
|
|
I fell out with a friend.
|
|
|
Eğer başvuru formunu bugün doldurursan, yarın bir yanıt alırsın. öğrenmeye başla
|
|
also: fill in If you fill out the application by today you will get the answer tomorrow.
|
|
|
Şimdi öğrendim ki uçuşum iptal olmuş. öğrenmeye başla
|
|
I've just found out that my flight has been canceled.
|
|
|
Önce ev ödevlerini bitir, sonra dışarı çıkabilirsin. öğrenmeye başla
|
|
Finish off your homework first and you can go out.
|
|
|
Babam daha şşimdi televizyonu tamir etti. öğrenmeye başla
|
|
My father has just fixed up the TV set.
|
|
|
Yağmur başlamadan kaçmayı başardım. öğrenmeye başla
|
|
I managed to get away before it started to rain.
|
|
|
Kitabımı ödünç verdim ve hiç geri alamadım. öğrenmeye başla
|
|
I lent my book and never got it back.
|
|
|
O maaşıyla çok uzun süre geçinemez. öğrenmeye başla
|
|
He can't get by with his salary for much longer.
|
|
|
Kapıda bekleme, içeri gir. öğrenmeye başla
|
|
Don't wait on the door, get in!
|
|
|
öğrenmeye başla
|
|
|
|
|
Polis gelmeden önce çıktık. öğrenmeye başla
|
|
We got out before the police arrived.
|
|
|
En sevdiğim T-shirtümü hediye verdim. öğrenmeye başla
|
|
I gave away my favourite T-shirt.
|
|
|
öğrenmeye başla
|
|
Let's see what's going on!
|
|
|
Bomba büyükelçiliğin yakınında infilak etti. öğrenmeye başla
|
|
The bomb went off near the embassy.
|
|
|
Asla kazanamayacaksın, pes etmelisin. öğrenmeye başla
|
|
You are never going to win, you should just give up.
|
|
|
Bu akşam dışarı çıkmak istiyorum. öğrenmeye başla
|
|
I would like to go out in the city tonight.
|
|
|