Turkish sentences from Tatoeba 2

 0    1.000 flashcards    aleksandra.eska
mp3 indir Baskı oynamak kendini kontrol et
 
soru cevap
She came alone.
öğrenmeye başla
O tek başına geldi.
She choked him.
öğrenmeye başla
O onu boğdu.
She dumped him.
öğrenmeye başla
O onu terketti.
She fooled him.
öğrenmeye başla
O onu enayi yerine koydu.
She grew roses.
öğrenmeye başla
O güller yetiştirdi.
She helped him.
öğrenmeye başla
O ona yardımcı oldu.
She hugged him.
öğrenmeye başla
O ona sarıldı.
She is a nurse.
öğrenmeye başla
O bir hemşire.
She is awkward.
öğrenmeye başla
O sakardır.
She is out now.
öğrenmeye başla
O şimdi dışarıda.
She is prudish.
öğrenmeye başla
O aşırı dürüst geçinen biridir.
She isn't poor.
öğrenmeye başla
O zavallı değildir.
She kept quiet.
öğrenmeye başla
O, sessiz kaldı.
She kicked him.
öğrenmeye başla
O ona tekme attı.
She kissed him.
öğrenmeye başla
O onu öptü.
She likes wine.
öğrenmeye başla
O şarap sever.
She looked sad.
öğrenmeye başla
O, üzgün ​​görünüyordu.
She loves cats.
öğrenmeye başla
O kedileri seviyor.
She misses him.
öğrenmeye başla
O onu özlüyor.
She seems rich.
öğrenmeye başla
O zengin görünüyor.
She shot a gun.
öğrenmeye başla
O bir silah sıktı.
She sings well.
öğrenmeye başla
O iyi şarkı söyler.
She teased him.
öğrenmeye başla
O ona sataştı.
She trusts him.
öğrenmeye başla
O ona güvenir.
She types well.
öğrenmeye başla
O iyi yazar.
She's a beauty.
öğrenmeye başla
O güzel bir kadındır.
Smoke appeared.
öğrenmeye başla
Duman ortaya çıktı.
It's spring.
öğrenmeye başla
Bahar geldi.
Stop grumbling.
öğrenmeye başla
Homurdanmayı bırak.
Take your time.
öğrenmeye başla
Acele etmeyin.
Thanks, Yukina.
öğrenmeye başla
Teşekkürler Yukina.
That's a shame.
öğrenmeye başla
Bu bir utanç.
That's a tower.
öğrenmeye başla
Bu bir kule.
That's my line!
öğrenmeye başla
Sıra bendedir.
That's strange.
öğrenmeye başla
Bu çok garip.
That's the way.
öğrenmeye başla
Bu böyledir.
That's too bad.
öğrenmeye başla
Bu çok kötü.
That's unusual.
öğrenmeye başla
Bu sıradışı.
The birds sang.
öğrenmeye başla
Kuşlar öttü.
The flag is up.
öğrenmeye başla
Bayrak yukarda.
Their eyes met.
öğrenmeye başla
Gözleri bir araya geldi.
Their lips met.
öğrenmeye başla
Dudakları dokundu.
There is a cat.
öğrenmeye başla
Bir kedi var.
They are happy.
öğrenmeye başla
Onlar mutlulular.
They asked him.
öğrenmeye başla
Ona soru sordular.
They hated Tom.
öğrenmeye başla
Onlar Tom'dan nefret ediyorlardı.
They quarreled.
öğrenmeye başla
Onlar tartıştılar.
They were busy.
öğrenmeye başla
Onlar meşgullerdi.
Think about it.
öğrenmeye başla
Bunu düşünün.
This annoys me.
öğrenmeye başla
Bu beni rahatsız ediyor.
This is a book.
öğrenmeye başla
Bu bir kitaptır.
This is a desk.
öğrenmeye başla
Bu bir masa.
This is broken.
öğrenmeye başla
Bu bozuk.
This is my car.
öğrenmeye başla
Bu benim arabam.
This is my cat.
öğrenmeye başla
Bu benim kedimdir.
This is my dog.
öğrenmeye başla
Bu benim köpeğim.
Ticket, please.
öğrenmeye başla
Bilet, lütfen.
Tom can't swim.
öğrenmeye başla
Tom yüzemez.
Tom died young.
öğrenmeye başla
Tom genç yaşta öldü.
Tom felt great.
öğrenmeye başla
Tom mükemmel hissetti.
Tom felt happy.
öğrenmeye başla
Tom mutlu hissetti.
Tom felt tired.
öğrenmeye başla
Tom yorgun hissetti.
Tom got burned.
öğrenmeye başla
Tom yandı.
Tom got robbed.
öğrenmeye başla
Tom soyuldu.
Tom has a cold.
öğrenmeye başla
Tom üşütmüş.
Tom has a rash.
öğrenmeye başla
Tom'un bir kaşıntısı var.
Tom has asthma.
öğrenmeye başla
Tom'un astımı var.
Tom hated Mary.
öğrenmeye başla
Tom Mary'den nefret ediyordu.
Tom hates Mary.
öğrenmeye başla
Tom Mary'den nefret ediyor.
Tom is a thief.
öğrenmeye başla
Tom bir hırsız.
Tom is at work.
öğrenmeye başla
Tom işte.
Tom is at work.
öğrenmeye başla
Tom çalışıyor.
Tom is nervous.
öğrenmeye başla
Tom sinirlidir.
Tom is out now.
öğrenmeye başla
Tom şimdi dışarda.
Tom is patient.
öğrenmeye başla
Tom sabırlıdır.
Tom isn't here.
öğrenmeye başla
Tom burada değil.
Tom isn't home.
öğrenmeye başla
Tom evde değildir.
Tom isn't tall.
öğrenmeye başla
Tom uzun boylu değil.
Tom looks pale.
öğrenmeye başla
Tom solgun görünüyor.
Tom set a trap.
öğrenmeye başla
Tom bir tuzak kurdu.
Tom slept late.
öğrenmeye başla
Tom geç uyudu.
Tom was mugged.
öğrenmeye başla
Tom yağmalanmıştı.
Tom was scared.
öğrenmeye başla
Tom korktu.
Tom, don't die.
öğrenmeye başla
Tom, ölme.
Try this sauce.
öğrenmeye başla
Bu sosu deneyin.
Turn on the TV.
öğrenmeye başla
TV'yi açın.
Wash your face.
öğrenmeye başla
Yüzünüzü yıkayın.
Watch yourself.
öğrenmeye başla
Kendine dikkat et.
We are cousins.
öğrenmeye başla
Biz kuzenleriz.
We are doctors.
öğrenmeye başla
Bizler doktoruz.
We made him go.
öğrenmeye başla
Biz onu gönderdik.
We need a plan.
öğrenmeye başla
Bizim bir plana ihtiyacımız var.
We study music.
öğrenmeye başla
Müzik çalışıyoruz.
We'll paint it.
öğrenmeye başla
Biz onu boyarız.
What do you do?
öğrenmeye başla
Ne iş yaparsınız?
When's it over?
öğrenmeye başla
Ne zaman biter.
Where is Paris?
öğrenmeye başla
Paris nerede?
Where were you?
öğrenmeye başla
Neredeydin?
Which side won?
öğrenmeye başla
Hangi taraf kazandı.
Who broke this?
öğrenmeye başla
Bunu kim kırdı?
Who is on duty?
öğrenmeye başla
Kimler görevde?
Who killed Tom?
öğrenmeye başla
Tom'u kim öldürdü?
Who knows that?
öğrenmeye başla
Onu kim biliyor?
Who likes Tony?
öğrenmeye başla
Tony'yi kim seviyor?
Who painted it?
öğrenmeye başla
Onu kim boyadı?
Why do you ask?
öğrenmeye başla
Neden soruyorsun?
Why do you lie?
öğrenmeye başla
Neden yalan söylüyorsun?
Why is he here?
öğrenmeye başla
Neden o orada?
Why is he here?
öğrenmeye başla
O niçin burada?
Will Jane sing?
öğrenmeye başla
Jane şarkı söyleyecek mi?
Yes, I know it.
öğrenmeye başla
Evet, bunu biliyorum.
You look bored.
öğrenmeye başla
Sıkılmış görünüyorsun.
You look tired.
öğrenmeye başla
Yorgun görünüyorsun.
You look upset.
öğrenmeye başla
Üzgün ​​görünüyorsun.
You were right.
öğrenmeye başla
Sen haklıydın.
You're in luck.
öğrenmeye başla
Siz şanslısınız.
You're kidding!
öğrenmeye başla
Dalga geçiyorsun!
You're my type.
öğrenmeye başla
Sen benim tipimsin.
You're welcome.
öğrenmeye başla
Bir şey değil.
You've changed.
öğrenmeye başla
Değiştiniz.
A boat capsized.
öğrenmeye başla
Bir tekne alabora oldu.
A fish can swim.
öğrenmeye başla
Bir balık yüzebilir.
A man must work.
öğrenmeye başla
Bir adam çalışmak zorundadır.
All are present.
öğrenmeye başla
Herkes mevcut.
Allen is a poet.
öğrenmeye başla
Allen bir şair.
Do I annoy you?
öğrenmeye başla
Seni sıkıyor muyum?
Anybody will do.
öğrenmeye başla
Herhangi biri işe yarar.
Aoi dances well.
öğrenmeye başla
Aoi iyi dans eder.
Are drinks free?
öğrenmeye başla
İçecekler ücretsiz mi?
Are these yours?
öğrenmeye başla
Bu sizin mi?
Are you home?
öğrenmeye başla
Evde misin?
Are you excited?
öğrenmeye başla
Heyecanlı mısın?
Are you kidding?
öğrenmeye başla
Dalga mı geçiyorsun?
Are you serious?
öğrenmeye başla
Ciddi misin?
Are you working?
öğrenmeye başla
Çalışıyor musunuz?
Balls are round.
öğrenmeye başla
Toplar yuvarlaktır.
Bees make honey.
öğrenmeye başla
Arılar bal yapar.
Be yourself.
öğrenmeye başla
Kendine gel.
Boil some water.
öğrenmeye başla
Biraz su kaynatın.
Call me anytime.
öğrenmeye başla
Beni her zaman arayın.
Call the police!
öğrenmeye başla
Polis çağır!
Call the police!
öğrenmeye başla
Polisi çağır!
Can Bob be sick?
öğrenmeye başla
Bob hasta olabilir mi?
Can I go now?
öğrenmeye başla
Şimdi gidebilir miyim?
Can you do that?
öğrenmeye başla
Onu yapabilir misin?
Can you hear me?
öğrenmeye başla
Beni duyabiliyor musun?
Cats catch mice.
öğrenmeye başla
Kediler fareleri yakalar.
Clean your room.
öğrenmeye başla
Odanızı temizleyin.
Come and see me.
öğrenmeye başla
Beni görmeye gel.
Come and see me.
öğrenmeye başla
Gel ve beni gör.
Come here, John.
öğrenmeye başla
Buraya gel, John.
Come home early.
öğrenmeye başla
Eve erken gel.
Come if you can.
öğrenmeye başla
Gel gelebilirsen.
Come on, get up.
öğrenmeye başla
Haydi, kalk.
Congratulations!
öğrenmeye başla
Tebrikler!
Count to thirty.
öğrenmeye başla
Otuza kadar say.
Did he go there?
öğrenmeye başla
O oraya gitti mi?
Do you miss me?
öğrenmeye başla
Beni özledin mi?
Do I need a tie?
öğrenmeye başla
Bir kravata ihtiyacım var mı?
Do you have one?
öğrenmeye başla
Bir tanesine sahip misin?
Do you know her?
öğrenmeye başla
Onu tanıyor musunuz?
Do you remember?
öğrenmeye başla
Hatırlıyor musun?
Do you think so?
öğrenmeye başla
Öyle düşünüyor musun?
Do you want him?
öğrenmeye başla
Onu istiyor musunuz?
Does he know me?
öğrenmeye başla
O beni biliyor mu?
Don't apologize.
öğrenmeye başla
Özür dileme.
Don't be a fool.
öğrenmeye başla
Aptal olmayın.
Don't be absurd.
öğrenmeye başla
Saçma olmayın.
Don't be afraid.
öğrenmeye başla
Korkmayın.
Don't get angry.
öğrenmeye başla
Kızma.
Don't look back.
öğrenmeye başla
Geriye bakmayın.
Don't overdo it.
öğrenmeye başla
Aşırıya kaçmayın.
Don't play here.
öğrenmeye başla
Burada oynamayın.
Don't stop here.
öğrenmeye başla
Burada durma.
Don't tell lies.
öğrenmeye başla
Yalan söylemeyin.
Don't trust him.
öğrenmeye başla
Ona güvenme.
Drive carefully.
öğrenmeye başla
Dikkatli sür.
Emi looks happy.
öğrenmeye başla
Emi mutlu görünüyor.
Enjoy your meal!
öğrenmeye başla
Afiyet olsun!
Enjoy your trip.
öğrenmeye başla
Seyahatin tadını çıkarın.
Follow that car.
öğrenmeye başla
O arabayı izleyin.
Get out of here.
öğrenmeye başla
Defol
Give her a doll.
öğrenmeye başla
Ona bir oyuncak verin.
Give me a break.
öğrenmeye başla
Bana bir mola verin.
Go home quickly.
öğrenmeye başla
Çabucak eve git.
Goodbye, Sayoko.
öğrenmeye başla
Güle güle, Sayoko.
Great, isn't it?
öğrenmeye başla
Harika, değil mi?
Green suits you.
öğrenmeye başla
Yeşil size uyar.
Green suits you.
öğrenmeye başla
Yeşil size uyuyor.
Has he come yet?
öğrenmeye başla
Henüz geldi mi?
Good afternoon.
öğrenmeye başla
Good afternoon. ingilizce
İyi günler.
He began to cry.
öğrenmeye başla
O ağlamaya başladı.
He began to run.
öğrenmeye başla
O koşmaya başladı.
He bought a hat.
öğrenmeye başla
O bir şapka aldı.
He can run fast.
öğrenmeye başla
O hızlı koşabilir.
He can't be ill.
öğrenmeye başla
O hasta olamaz.
He did his best.
öğrenmeye başla
O elinden geleni yaptı.
He felt at home.
öğrenmeye başla
O evindeymiş gibi hissetti.
He gave up hope.
öğrenmeye başla
O, ümidinden vazgeçti.
He had jeans on.
öğrenmeye başla
Üzerinde kot pantolon vardı.
He had no money.
öğrenmeye başla
Onun hiç parası yoktu.
He has a camera.
öğrenmeye başla
Onun bir kamerası var.
He has a hat on.
öğrenmeye başla
Kafasında bir şapkası vardı.
He has a racket.
öğrenmeye başla
Onun bir raketi var.
He has a Toyota.
öğrenmeye başla
Onun bir Toyotası var.
He has gone mad.
öğrenmeye başla
O çıldırdı.
He has gone out.
öğrenmeye başla
O gitti.
He has no money.
öğrenmeye başla
Onun hiç parası yok.
He has ten cows.
öğrenmeye başla
Onun on ineği var.
He has two dogs.
öğrenmeye başla
Onun iki köpeği var.
He is a bad boy.
öğrenmeye başla
O kötü bir çocuk.
He is a painter.
öğrenmeye başla
O bir ressam.
He is a teacher.
öğrenmeye başla
O bir öğretmen.
He is depressed.
öğrenmeye başla
O bunalımlı.
He is my friend.
öğrenmeye başla
O benim arkadaşım.
He is off today.
öğrenmeye başla
O bugün izinli.
He is unmarried.
öğrenmeye başla
O, bekar.
He is very kind.
öğrenmeye başla
O çok kibardır.
He is very kind.
öğrenmeye başla
O çok nazik.
He kept singing.
öğrenmeye başla
O şarkı söylemeyi sürdürdü.
He kept talking.
öğrenmeye başla
O konuşmaya devam etti.
He lied readily.
öğrenmeye başla
O kolayca yalan söyledi.
He likes Disney.
öğrenmeye başla
O Disney'i sever.
He likes soccer.
öğrenmeye başla
O futbolu seviyor.
He likes sweets.
öğrenmeye başla
O şekerlemeden hoşlanır.
He likes tigers.
öğrenmeye başla
O kaplanlar seviyor.
He likes to run.
öğrenmeye başla
O koşmayı sever.
He likes to run.
öğrenmeye başla
O çalıştırmayı seviyor.
He looked about.
öğrenmeye başla
O etrafına bakındı.
He looks strong.
öğrenmeye başla
O güçlü görünüyor.
He lost his job.
öğrenmeye başla
O işini kaybetti.
He loves trains.
öğrenmeye başla
O trenleri sever.
He made a robot.
öğrenmeye başla
O bir robot yaptı.
He made me sing.
öğrenmeye başla
O bana şarkı söyletti.
He may be there.
öğrenmeye başla
O orada olabilir.
He mentioned it.
öğrenmeye başla
O ondan bahsetti.
He plays soccer.
öğrenmeye başla
O futbol oynar.
He seems honest.
öğrenmeye başla
O dürüst görünüyor.
He swindled her.
öğrenmeye başla
O onu dolandırdı.
He walks slowly.
öğrenmeye başla
O, yavaşça yürüyor.
He was cheating.
öğrenmeye başla
O hile yapıyordu.
He was speaking.
öğrenmeye başla
O konuşuyordu.
He was standing.
öğrenmeye başla
O, ayakta duruyordu.
He was very old.
öğrenmeye başla
O çok yaşlıydı.
He writes books.
öğrenmeye başla
O kitaplar yazar.
He's a comedian.
öğrenmeye başla
O bir komedyen.
He's a comedian.
öğrenmeye başla
O bir komedyendir.
He's kind to me.
öğrenmeye başla
O bana karşı nazik.
He's very timid.
öğrenmeye başla
O çok ürkek.
Help me, please.
öğrenmeye başla
[sound: LC3BCtfen+bana+yardC4B1m+et. mp3] Lütfen bana yardım et.
How about 12:45?
öğrenmeye başla
12:45'e ne dersin?
How is your dad?
öğrenmeye başla
Baban nasıl?
How rude of you!
öğrenmeye başla
Ne kadar kabasın!
How's your cold?
öğrenmeye başla
Soğuk algınlığın nasıl?
How's your wife?
öğrenmeye başla
Karın nasıl?
I ache all over.
öğrenmeye başla
Benim her yerim ağrıyor.
I am a bachelor.
öğrenmeye başla
Ben bekarım.
I am in a spot.
öğrenmeye başla
Başım dertte.
I'm in trouble.
öğrenmeye başla
Başım belada.
I'm dead tired.
öğrenmeye başla
Ben çok yorgunum.
I bought a book.
öğrenmeye başla
Ben bir kitap satın aldım.
I broke a glass.
öğrenmeye başla
Ben bir bardak kırdım.
I bump into her.
öğrenmeye başla
Onu çarparım.
I call him Mike.
öğrenmeye başla
Onu Mike olarak çağırırım.
I called her up.
öğrenmeye başla
Onu aradım.
I called him up.
öğrenmeye başla
Ben onu aradım.
I called Tom up.
öğrenmeye başla
Tom'a telefon ettim.
I can swim fast.
öğrenmeye başla
Ben hızlı yüzebilirim.
I can swim well.
öğrenmeye başla
Ben iyi yüzebilirim.
I can't hear it.
öğrenmeye başla
Ben onu duyamıyorum.
I can't help it.
öğrenmeye başla
Elimde değil.
I caught a cold.
öğrenmeye başla
Soğuk aldım.
I cooked dinner.
öğrenmeye başla
Ben akşam yemeğini pişirdim.
I didn't see it.
öğrenmeye başla
Ben onu görmedim.
I don't need it.
öğrenmeye başla
Ona ihtiyacım yok.
I don't see him.
öğrenmeye başla
Onu görmüyorum.
I escaped death.
öğrenmeye başla
Ölüm tehlikesini atlattım.
I feel feverish.
öğrenmeye başla
Ateşim çıktı./Ateşim var.
I feel homesick.
öğrenmeye başla
Vatan hasreti hissediyorum.
I feel relieved.
öğrenmeye başla
Ben rahatlamış hissediyorum.
I felt left out.
öğrenmeye başla
Ben dışarıda bırakılmış hissettim.
I get up at six.
öğrenmeye başla
Ben altıda kalkarım.
I go every year.
öğrenmeye başla
Ben her yıl giderim.
I got up at six.
öğrenmeye başla
Altıda kalktım.
I guessed right.
öğrenmeye başla
Ben doğru tahmin ettim.
I hate politics.
öğrenmeye başla
Siyasetten nefret ederim.
I hate reptiles.
öğrenmeye başla
Sürüngenler nefret ediyorum.
I have a bruise.
öğrenmeye başla
Bir çürüğüm var.
I have diabetes.
öğrenmeye başla
Diyabetim var.
I have dry skin.
öğrenmeye başla
Ben kuru bir cilde sahibim.
I have no fever.
öğrenmeye başla
Ben ateşim yok.
I have no money.
öğrenmeye başla
Hiç param yok.
I have ten pens.
öğrenmeye başla
Benim on dolma kalemim var.
I have to work.
öğrenmeye başla
Çalışmak zorundayım.
I have two cars.
öğrenmeye başla
İki arabam var.
I hear the drum.
öğrenmeye başla
Ben davulu duyuyorum.
I hurt my elbow.
öğrenmeye başla
Dirseğimi incittim.
I just miss him.
öğrenmeye başla
Ben sadece onu özlüyorum.
I know her well.
öğrenmeye başla
Onu iyi tanırım.
I know the girl.
öğrenmeye başla
Kızı tanıyorum.
I lay on my bed.
öğrenmeye başla
Yatağımda uzandım.
I lent him a CD.
öğrenmeye başla
Ona bir CD ödünç verdim.
I like baseball.
öğrenmeye başla
Beyzbolu severim.
I like sleeping.
öğrenmeye başla
Ben uyumayı seviyorum.
I like swimming.
öğrenmeye başla
Yüzmeyi severim.
I like the cold.
öğrenmeye başla
Ben soğuğu severim.
I like your car.
öğrenmeye başla
Arabanı severim.
I live in Japan.
öğrenmeye başla
Ben Japonya'da yaşıyorum.
I live in Tokyo.
öğrenmeye başla
Tokyo'da yaşıyorum.
I lost my watch.
öğrenmeye başla
Saatimi kaybettim.
I love comedies.
öğrenmeye başla
Komedileri seviyorum.
I meant no harm.
öğrenmeye başla
Amacım zarar vermek değildi.
I must go there.
öğrenmeye başla
Oraya gitmeliyim.
I must help her.
öğrenmeye başla
Ona yardım etmeliyim.
I need his help.
öğrenmeye başla
Benim onun yardımına ihtiyacım var.
I need somebody.
öğrenmeye başla
Birine ihtiyacım var.
I never give up.
öğrenmeye başla
Ben asla vazgeçmem.
I often see him.
öğrenmeye başla
Ben sık sık onu görürüm.
I outwitted him.
öğrenmeye başla
Onu kurnazlıkla altettim.
I paid the bill.
öğrenmeye başla
Ben faturayı ödedim.
I played tennis.
öğrenmeye başla
Tenis oynadım.
I prefer coffee.
öğrenmeye başla
Kahveyi öneririm.
I run every day.
öğrenmeye başla
Her gün koşarım.
I run every day.
öğrenmeye başla
Her gün çalışırım.
I saw her again.
öğrenmeye başla
Ben onu tekrar gördüm.
I saw him again.
öğrenmeye başla
Onu tekrar gördüm.
I shook my head.
öğrenmeye başla
Kafamı salladım.
I stay in Osaka.
öğrenmeye başla
Osaka'da kalıyorum.
I study English.
öğrenmeye başla
İngilizce çalışırım.
I teach English.
öğrenmeye başla
Ben İngilizce öğretirim.
I think it's OK.
öğrenmeye başla
Tamam olduğunu sanıyorum.
I think so, too.
öğrenmeye başla
Ben de öyle düşünüyorum.
I voted for Ken.
öğrenmeye başla
Ken için oy kullandım.
I wake up early.
öğrenmeye başla
Erken uyanırım.
I want a friend.
öğrenmeye başla
Bir arkadaş istiyorum.
I want a guitar.
öğrenmeye başla
Bir gitar istiyorum.
I want a refund.
öğrenmeye başla
Paramı geri istiyorum.
I want a Toyota.
öğrenmeye başla
Ben bir Toyota istiyorum.
I want that bag.
öğrenmeye başla
[sound: O+C3A7antayC4B1+istiyorum. mp3] O çantayı istiyorum.
I want to drive.
öğrenmeye başla
Araba sürmek istiyorum.
I want to sleep.
öğrenmeye başla
Uyumak istiyorum.
I will warn him.
öğrenmeye başla
Onu uyaracağım.
I wish you luck.
öğrenmeye başla
Sana şanş diliyorum.
I work with him.
öğrenmeye başla
Onunla çalışıyorum.
I'll be glad to.
öğrenmeye başla
Memnun olurum.
I'll buy a Ford.
öğrenmeye başla
Ben bir Ford alacağım.
I'll call later.
öğrenmeye başla
Ben daha sonra ararım.
I'll come by 10.
öğrenmeye başla
10'a kadar döneceğim.
I'll do my best.
öğrenmeye başla
Ben elimden gelenin en iyisini yapacağım.
I'm a bit tired.
öğrenmeye başla
Ben biraz yorgunum.
I'm a good cook.
öğrenmeye başla
Ben iyi bir aşçıyım.
I'm a policeman.
öğrenmeye başla
Ben bir polisim.
I'm a TV addict.
öğrenmeye başla
Ben bir TV bağımlısıyım.
I'm able to run.
öğrenmeye başla
Koşabilirim.
I'm about ready.
öğrenmeye başla
Ben neredeyse hazırım.
I'm almost done.
öğrenmeye başla
Neredeyse bitirdim.
I'm begging you.
öğrenmeye başla
Size yalvarıyorum.
I'm feeling fit.
öğrenmeye başla
Ben formda hissediyorum.
I'm from Canada.
öğrenmeye başla
Ben Kanadalıyım.
I'm from Zambia.
öğrenmeye başla
Ben Zambiyalıyım...
I'm in no hurry.
öğrenmeye başla
Ben hiç acelem yok.
I'm leaving now.
öğrenmeye başla
Ben şimdi gidiyorum.
I'm left-handed.
öğrenmeye başla
Ben solağım.
I'm on holiday.
öğrenmeye başla
Tatildeyim.
I'm tired of it.
öğrenmeye başla
Ondan usandım.
I'm tired of TV.
öğrenmeye başla
TV'den usandım.
I'm very hungry.
öğrenmeye başla
Ben çok açım.
I've had enough.
öğrenmeye başla
Bu kadarı yeter.
Is anybody here?
öğrenmeye başla
Burada biri var mı?
Is anybody home?
öğrenmeye başla
Evde kimse var mı?
Is he a teacher?
öğrenmeye başla
O bir öğretmen mi?
Is he breathing?
öğrenmeye başla
O, nefes alıyor mu?
Is she a doctor?
öğrenmeye başla
O bir doktor mudur?
Is she here yet?
öğrenmeye başla
O henüz burada mı?
Is this a radio?
öğrenmeye başla
Bu bir radyo mu?
Is this a river?
öğrenmeye başla
Bu bir nehir mi?
It doesn't hurt.
öğrenmeye başla
Bu incitmez.
It is necessary.
öğrenmeye başla
Bu gerekli.
It is seven now.
öğrenmeye başla
Şimdi yedidir.
It looked cheap.
öğrenmeye başla
O, ucuz görünüyordu.
It snowed a lot.
öğrenmeye başla
Çok kar yağdı.
It tasted sweet.
öğrenmeye başla
Tatlı bir tadı vardı.
It was very hot.
öğrenmeye başla
Çok sıcaktı.
It's a dead end.
öğrenmeye başla
Bu bir çıkmaz sokak.
It's a fine day.
öğrenmeye başla
Güzel bir gün.
It's a surprise.
öğrenmeye başla
O bir sürprizdir.
It's about time.
öğrenmeye başla
Bu bir zaman meselesi.
It's almost six.
öğrenmeye başla
Neredeyse altı.
It's an eyesore.
öğrenmeye başla
O, göz zevkini bozar.
It's cool today.
öğrenmeye başla
Bugün hava serin.
It's fine today.
öğrenmeye başla
Bugün hava güzel.
It's impossible.
öğrenmeye başla
O imkansız.
It's lunch time.
öğrenmeye başla
Şimdi, öğlen yemeği zamanı.
It's lunch time.
öğrenmeye başla
Öğle yemeği zamanı.
It's not so far.
öğrenmeye başla
O kadar uzak değil.
It's OK with me.
öğrenmeye başla
Benim için sakıncası yok.
It's okay to go.
öğrenmeye başla
Gidebilirsiniz.
It's sweltering.
öğrenmeye başla
Hava bunaltıcı.
It's time to go.
öğrenmeye başla
Gitme zamanı geldi.
Jack isn't here.
öğrenmeye başla
Jack, burada değil.
Jane was fuming.
öğrenmeye başla
Jane kızgındı.
Jim is Canadian.
öğrenmeye başla
Jim Kanadalıdır.
John works hard.
öğrenmeye başla
John sıkı çalışır.
Kate has a cold.
öğrenmeye başla
Kate soğuk almış.
Keep it in mind.
öğrenmeye başla
Aklınızda bulundurun.
Keep on smiling.
öğrenmeye başla
Gülümsemeye devam edin.
Keep the secret.
öğrenmeye başla
Sırrı saklayın.
Ken has made it.
öğrenmeye başla
Onu Ken yaptı.
Ken looks happy.
öğrenmeye başla
Ken mutlu görünüyor.
Ken's turn came.
öğrenmeye başla
Ken'in sırası geldi.
Kumi made a box.
öğrenmeye başla
Kumi bir kutu yaptı.
Large, isn't it?
öğrenmeye başla
Büyük, değil mi?
Leave him alone.
öğrenmeye başla
Onu yalnız bırak.
Leave Tom alone.
öğrenmeye başla
Tom'u yalnız bırak.
Lemons are sour.
öğrenmeye başla
Limonlar ekşidir.
Let me check it.
öğrenmeye başla
Onu kontrol edeyim.
Let me go alone.
öğrenmeye başla
Ben yalnız gideyim.
Let me help you.
öğrenmeye başla
Sana yardım edeyim.
Let me see that.
öğrenmeye başla
Onu görmeme izin ver.
Let me see that.
öğrenmeye başla
Şunu görmeme izin ver.
Let's eat lunch.
öğrenmeye başla
Öğle yemeği yiyelim.
Let's eat sushi.
öğrenmeye başla
Suşi yiyelim.
Let's fly kites.
öğrenmeye başla
Uçurtmalar uçuralım.
Let's go by bus.
öğrenmeye başla
Haydi otobüsle gidelim.
Let's go by car.
öğrenmeye başla
Araba ile gidelim.
Let's rest here.
öğrenmeye başla
Burada dinlenelim.
Let's stop here.
öğrenmeye başla
Burada duralım.
Let's try again.
öğrenmeye başla
Tekrar deneyelim.
Let's turn back.
öğrenmeye başla
Geri dönelim.
Look at the cat.
öğrenmeye başla
Kedi'ye bak.
Look behind you.
öğrenmeye başla
Arkana bak.
Make it smaller.
öğrenmeye başla
Onu daha küçük yap.
Mary helped Tom.
öğrenmeye başla
Mary Tom'a yardımcı oldu.
May I go to bed?
öğrenmeye başla
Ben yatağa gidebilir miyim?
May I cut in?
öğrenmeye başla
Sözünüzü kesebilir miyim?
May I try it on?
öğrenmeye başla
Bunu deneyebilir miyim?
Maybe he's dead.
öğrenmeye başla
Belki de öldü.
Mike sings well.
öğrenmeye başla
Mike iyi şarkı söylüyor.
Mike sings well.
öğrenmeye başla
Mike iyi şarkı söyler.
My dog is white.
öğrenmeye başla
Köpeğim beyaz.
My father is in.
öğrenmeye başla
Babam içeride.
My father walks.
öğrenmeye başla
Babam yürüyüş yapar.
My hat blew off.
öğrenmeye başla
Şapkam uçtu.
My name is Jack.
öğrenmeye başla
Benim adım Jack.
Never tell lies.
öğrenmeye başla
Asla yalan söylemeyin.
Nice to see you.
öğrenmeye başla
Seni gördüğüme sevindim.
No one can tell.
öğrenmeye başla
Hiç kimse söyleyemez.
No, I didn't go.
öğrenmeye başla
Hayır, gitmedim.
Nobody likes it.
öğrenmeye başla
Kimse ondan hoşlanmıyor.
Open the bottle.
öğrenmeye başla
Şişeyi aç.
Open your mouth!
öğrenmeye başla
Ağzını aç!
Pass me the pen.
öğrenmeye başla
Kalemi bana iletin.
Please be quiet.
öğrenmeye başla
Lütfen sessiz olun.
Please call him.
öğrenmeye başla
Lütfen onu ara.
Please fix this.
öğrenmeye başla
Lütfen bunu tamir edin.
Please hurry!
öğrenmeye başla
Lütfen acele et!
Please sit here.
öğrenmeye başla
Lütfen burada oturun.
Please take one.
öğrenmeye başla
Lütfen birini alın.
Please, tell me.
öğrenmeye başla
Lütfen söyle bana.
Prices are high.
öğrenmeye başla
Fiyatlar yüksek.
Put on your cap.
öğrenmeye başla
Şapkanı giy.
Repeat after me.
öğrenmeye başla
Benden sonra tekrarla.
See you about 7.
öğrenmeye başla
Yedi gibi görüşürüz.
Send it by mail.
öğrenmeye başla
Posta ile gönder.
He admired her.
öğrenmeye başla
Ona hayran oldu.
She forgave him.
öğrenmeye başla
O, onu bağışladı.
She got up late.
öğrenmeye başla
O geç kalktı.
She had a radio.
öğrenmeye başla
Onun bir radyosu vardı.
She is a runner.
öğrenmeye başla
O bir koşucu.
She is a typist.
öğrenmeye başla
O bir daktilo memuru.
She is graceful.
öğrenmeye başla
O şıktır.
She is not tall.
öğrenmeye başla
O uzun boylu değil.
She is very sad.
öğrenmeye başla
O çok üzgün.
She looked away.
öğrenmeye başla
O yüzünü çevirdi.
She married him.
öğrenmeye başla
Ona evlendi.
She pinched him.
öğrenmeye başla
O ona çimdik attı.
She scolded him.
öğrenmeye başla
O onu azarladı.
She slapped him.
öğrenmeye başla
O onu tokatladı.
She stabbed him.
öğrenmeye başla
O onu bıçakladı.
She talks a lot.
öğrenmeye başla
O çok konuşur.
She tempted him.
öğrenmeye başla
O onu baştan çıkardı.
She tied him up.
öğrenmeye başla
O ona bağlandı.
She took it off.
öğrenmeye başla
Onu çıkardı.
She went inside.
öğrenmeye başla
O içeri girdi.
She woke him up.
öğrenmeye başla
O onu uyandırdı.
She's assertive.
öğrenmeye başla
O iddialıdır.
He's depressed.
öğrenmeye başla
O depresyondadır.
She's my sister.
öğrenmeye başla
O, benim kız kardeşim.
Shut your mouth.
öğrenmeye başla
Kapa çeneni.
Silk feels soft.
öğrenmeye başla
İpek yumuşaktır.
Sit up straight.
öğrenmeye başla
Dik oturun.
That car is his.
öğrenmeye başla
O araba onun.
That is a table.
öğrenmeye başla
Bu bir tablodur.
That is her car.
öğrenmeye başla
O, onun otomobili.
It is unfair.
öğrenmeye başla
Bu adil değil.
That's a relief.
öğrenmeye başla
Bu bir rahatlama.
That's about it.
öğrenmeye başla
Bu onun hakkında.
That's my fault.
öğrenmeye başla
O, benim hatam.
That's not real.
öğrenmeye başla
O gerçek değil.
That's not true.
öğrenmeye başla
O doğru değil.
She's awesome.
öğrenmeye başla
O korkunçtur.
That's too much.
öğrenmeye başla
O çok fazla.
That's very big.
öğrenmeye başla
Şu çok büyük.
The boy is kind.
öğrenmeye başla
Çocuk naziktir.
The cup is nice.
öğrenmeye başla
Fincan güzel.
The dog is dead.
öğrenmeye başla
Köpek ölüdür.
The door opened.
öğrenmeye başla
Kapı açıldı.
The engine died.
öğrenmeye başla
Motor durdu.
The fire is out.
öğrenmeye başla
Ateş söndü.
The leaves fell.
öğrenmeye başla
Yapraklar düştü.
The light is on.
öğrenmeye başla
Işık açık.
The man blushed.
öğrenmeye başla
Adam kızardı.
The room is hot.
öğrenmeye başla
Oda sıcak.
There's no soap.
öğrenmeye başla
Sabun yok.
These are birds.
öğrenmeye başla
Bunlar kuştur.
They are actors.
öğrenmeye başla
Onlar aktördür.
They are melons.
öğrenmeye başla
Onlar kavun.
They are pilots.
öğrenmeye başla
Onlar pilotturlar.
Those are nice.
öğrenmeye başla
Onlar güzel.
They drink coke.
öğrenmeye başla
Onlar kola içerler.
They greeted me.
öğrenmeye başla
Onlar beni selamladı.
They live apart.
öğrenmeye başla
Onlar ayrı yaşarlar.
They live there.
öğrenmeye başla
Onlar orada yaşıyor.
They seem happy.
öğrenmeye başla
Onlar mutlu görünüyorlar.
They'll kill me.
öğrenmeye başla
Onlar beni öldürecek.
This dog is big.
öğrenmeye başla
Bu köpek büyük.
This is for you.
öğrenmeye başla
Bu sizin için.
This is her pen.
öğrenmeye başla
Bu onun kalemi.
This is my book.
öğrenmeye başla
Bu benim kitabım.
This is my desk.
öğrenmeye başla
Bu benim masam.
This is the end.
öğrenmeye başla
Bu sondur.
It's too large.
öğrenmeye başla
Bu çok büyük.
It's not mine.
öğrenmeye başla
Bu benim değil.
Time is wasting.
öğrenmeye başla
Zaman boşa geçiyor.
Tom almost died.
öğrenmeye başla
Tom neredeyse ölüyordu.
Tom ate quickly.
öğrenmeye başla
Tom çabucak yedi.
Tom called Mary.
öğrenmeye başla
Tom Mary'yi aradı.
Tom came by car.
öğrenmeye başla
Tom araba ile geldi.
Tom felt guilty.
öğrenmeye başla
Tom kendini suçlu hissetti.
Tom felt hungry.
öğrenmeye başla
Tom aç hissetti.
Tom felt lonely.
öğrenmeye başla
Tom yalnız hissetti.
Tom felt uneasy.
öğrenmeye başla
Tom huzursuz hissetti.
Tom fooled Mary.
öğrenmeye başla
Tom Mary'yi aptal yerine koydu.
Tom got a raise.
öğrenmeye başla
Tom'un bir zammı var.
Tom got his way.
öğrenmeye başla
Tom istediğini yaptırdı.
Tom got nervous.
öğrenmeye başla
Tom sinirlendi.
Tom got shot at.
öğrenmeye başla
Tom'a ateş edildi.
Tom had jet lag.
öğrenmeye başla
Tom'u uçak tutmuştu.
Tom had no food.
öğrenmeye başla
Tom'un hiç yiyeceği yok.
Tom has a cough.
öğrenmeye başla
Tom öksürüğü var.
Tom has hiccups.
öğrenmeye başla
Tom hıçkırığı var.
Tom hugged Mary.
öğrenmeye başla
Tom Mary'ye sarıldı.
Tom is divorced.
öğrenmeye başla
Tom boşanmış.
Tom is my buddy.
öğrenmeye başla
Tom benim arkadaşım.
Tom kicked Mary.
öğrenmeye başla
Tom Mary'yi tekmeledi.
Tom killed Mary.
öğrenmeye başla
Tom Mary'yi öldürdü.
Tom kissed Mary.
öğrenmeye başla
Tom Mary'yi öptü.
Tom let Mary go.
öğrenmeye başla
Tom Mary'nin gitmesine izin verdi.
Tom let me down.
öğrenmeye başla
Tom yüzümü kara çıkardı.
Tom looks bored.
öğrenmeye başla
Tom sıkılmış görünüyor.
Tom looks tired.
öğrenmeye başla
Tom yorgun görünüyor.
Tom looks young.
öğrenmeye başla
Tom genç görünüyor.
Tom needs a job.
öğrenmeye başla
Tom'un bir işe ihtiyacı var.
Tom seems happy.
öğrenmeye başla
Tom mutlu görünüyor.
Tom teased Mary.
öğrenmeye başla
Tom Mary'ye şaka yollu takıldı.
Tom walked home.
öğrenmeye başla
Tom eve yürüdü.
Tom was shocked.
öğrenmeye başla
Tom şok oldu.
Tom went hiking.
öğrenmeye başla
Tom yürüyüşe gitti.
Tom won the bet.
öğrenmeye başla
Tom bahsi kazandı.
Tony is playing.
öğrenmeye başla
Tony oynuyor.
Turn off the TV.
öğrenmeye başla
TV'yi kapatın.
Unlock the door.
öğrenmeye başla
Kapının kilidini açın.
Watch your step.
öğrenmeye başla
Adımına dikkat et.
Watch your step.
öğrenmeye başla
Dikkatli ol.
Watch your toes.
öğrenmeye başla
Ayak parmaklarınıza dikkat edin.
We all like him.
öğrenmeye başla
Hepimiz onu seviyoruz.
We are his sons.
öğrenmeye başla
Biz onun oğullarıyız.
We're students.
öğrenmeye başla
Biz öğrenciyiz.
We are teachers.
öğrenmeye başla
Biz öğretmeniz.
We love picnics.
öğrenmeye başla
Biz piknikleri seviyoruz.
We made him cry.
öğrenmeye başla
Onu ağlattık.
We ought to win.
öğrenmeye başla
Biz kazanmalıyız.
We sang for her.
öğrenmeye başla
Biz onun için şarkı söyledik.
We went to Gifu.
öğrenmeye başla
Biz Gifu'ya gittik.
What a surprise!
öğrenmeye başla
Ne sürpriz!
What did he say?
öğrenmeye başla
O ne söyledi?
What is he like?
öğrenmeye başla
O nasıl biridir?
What is missing?
öğrenmeye başla
Ne eksik?
What time is it?
öğrenmeye başla
Saat kaç?
What was stolen?
öğrenmeye başla
Ne çalındı ​​?
What year is it?
öğrenmeye başla
Hangi yıl?
What's going on?
öğrenmeye başla
Neler oluyor?
What's her name?
öğrenmeye başla
Onun adı nedir?
What's kept you?
öğrenmeye başla
Seni ne korudu?
What's Tom like?
öğrenmeye başla
Tom nasıl biri?
What's up, Mike?
öğrenmeye başla
Ne haber, Mike?
What's your job?
öğrenmeye başla
Sizin işiniz nedir?
When can we eat?
öğrenmeye başla
Biz ne zaman yiyebiliriz?
When do you run?
öğrenmeye başla
Ne zaman çalışırsın?
Where did he go?
öğrenmeye başla
Nereye gitti?
Where's my book?
öğrenmeye başla
Benim kitabım nerede?
Who is that boy?
öğrenmeye başla
O çocuk kimdir?
Who's this guy?
öğrenmeye başla
Bu adam kim?
Who's that girl?
öğrenmeye başla
O kız kimdir?
Why did you cry?
öğrenmeye başla
Niçin ağladın?
You look stupid.
öğrenmeye başla
Aptal görünüyorsun.
You can go home.
öğrenmeye başla
Eve gidebilirsin.
You'll be sorry!
öğrenmeye başla
Üzülürsün!
You'll get lost.
öğrenmeye başla
Kaybolacaksın.
You're a person.
öğrenmeye başla
Sen bir insansın.
You've been had.
öğrenmeye başla
Aptal yerine konuldun.
Your time is up.
öğrenmeye başla
Zamanın bitti.
A dog is barking.
öğrenmeye başla
Bir köpek havlıyor.
A fox came along.
öğrenmeye başla
A tilki birlikte geldi.
A fuse has blown.
öğrenmeye başla
Bir sigorta atmış.
A girl phoned me.
öğrenmeye başla
Bir kız beni aradı.
Anything will do.
öğrenmeye başla
Herhangi birşey olur.
Are you busy now?
öğrenmeye başla
Şimdi meşgul müsün?
Are you free now?
öğrenmeye başla
Şimdi boş musun?
Are you Japanese?
öğrenmeye başla
Japon musun?
Are you new here?
öğrenmeye başla
Burada yeni misin?
Are you students?
öğrenmeye başla
Siz öğrenci misiniz?
Are you studying?
öğrenmeye başla
Çalışıyor musun?
Aren't you happy?
öğrenmeye başla
Mutlu değil misin?
Aren't you ready?
öğrenmeye başla
Hazır değil misin?
Ask him about it.
öğrenmeye başla
Bu konuda ona sorun.
Betty killed her.
öğrenmeye başla
Betty onu öldürdü.
Bite your tongue!
öğrenmeye başla
Dilini ısır!
Bob is my friend.
öğrenmeye başla
Bob benim arkadaşım.
Brian looks blue.
öğrenmeye başla
Brian hüzünlü görünüyor.
Bring me the key.
öğrenmeye başla
Anahtarı bana getir.
Brush your teeth.
öğrenmeye başla
Dişlerini fırçala.
Business is slow.
öğrenmeye başla
İş yavaş.
Call me sometime.
öğrenmeye başla
Beni bazen ara.
Can I go to work?
öğrenmeye başla
İşe gidebilir miyim?
Can I study here?
öğrenmeye başla
Burada çalışabilir miyim?
Can you meet him?
öğrenmeye başla
Onu görüşebilir misin?
Can you prove it?
öğrenmeye başla
Bunu kanıtlayabilir misin?
Can you run fast?
öğrenmeye başla
Hızlı koşabilir misin?
Check your order.
öğrenmeye başla
Siparişinizi kontrol edin.
Cherries are red.
öğrenmeye başla
Kirazlar kırmızıdır.
Close the window.
öğrenmeye başla
Pencereyi kapat.
Come and help us.
öğrenmeye başla
Gelin ve bize yardımcı olun.
Come and join us.
öğrenmeye başla
Gelin ve bize katılın.
Come on, wake up.
öğrenmeye başla
Haydi, uyanın.
Come to my house.
öğrenmeye başla
Evime gel.
Could I help you?
öğrenmeye başla
Ben size yardımcı olabilir mi?
Cows supply milk.
öğrenmeye başla
İnekler süt sağlarlar
Cross the street.
öğrenmeye başla
Karşıya geç.
Did Spot go, too?
öğrenmeye başla
Spot da gitti mi?
Did you know him?
öğrenmeye başla
Onu tanıyor muydunuz?
Do as I tell you.
öğrenmeye başla
Sana söylediğim gibi yap.
Do as I told you.
öğrenmeye başla
Söylediğim gibi yapın.
Do as you please.
öğrenmeye başla
Lütfen istediğiniz gibi yapın.
Do not come here.
öğrenmeye başla
Buraya gelme.
Do what is right.
öğrenmeye başla
Doğru olanı yapın.
Do what you like.
öğrenmeye başla
İstediğinizi yapın.
Do you feel sick?
öğrenmeye başla
Kendinizi hasta hissediyor musunuz?
Do you have rice?
öğrenmeye başla
Pirincin var mı?
Do you like fish?
öğrenmeye başla
Balık sever misiniz?
Do you live here?
öğrenmeye başla
Burada mı yaşıyorsun?
Do your homework.
öğrenmeye başla
Evödevinizi yapın.
Do your own work.
öğrenmeye başla
Kendi işini yap.
Don't ask me why.
öğrenmeye başla
Nedenini bana sormayın.
Don't deceive me.
öğrenmeye başla
Beni kandırma.
Don't deceive me.
öğrenmeye başla
Beni aldatma.
Don't lose heart.
öğrenmeye başla
Cesaretini kaybetme.
Don't mention it.
öğrenmeye başla
Estağfurullah.
Don't oppose him.
öğrenmeye başla
Ona karşı gelmeyin.
Don't tell on me.
öğrenmeye başla
Beni gammazlama.
Don't use my pen.
öğrenmeye başla
Benim kalemimi kullanma.
Don't waste time.
öğrenmeye başla
Zamanı israf etmeyin.
Don't yell at me.
öğrenmeye başla
Bana bağırma.
Dreams come true.
öğrenmeye başla
Hayalleri gerçek olur.
Either day is OK.
öğrenmeye başla
Her iki gün de tamam.
It's all OK.
öğrenmeye başla
Her şey yolunda.
Follow my advice.
öğrenmeye başla
Benim tavsiyemi izleyin.
For what purpose?
öğrenmeye başla
Hangi amaçla?
George was livid!
öğrenmeye başla
George mosmor oldu!
Get on the horse.
öğrenmeye başla
Ata bin.
Give me the book.
öğrenmeye başla
Bana kitabı verin.
Goodnight, Timmy.
öğrenmeye başla
İyi geceler, Timmy.
Harry is only 40.
öğrenmeye başla
Harry sadece 40.
Have a good time.
öğrenmeye başla
İyi eğlenceler.
Have a nice trip!
öğrenmeye başla
İyi yolculuklar.
Have a safe trip.
öğrenmeye başla
Güvenli yolculuklar.
Have it your way.
öğrenmeye başla
İstediğin gibi yap.
Have some coffee?
öğrenmeye başla
Kahve içer misin?
He ate all of it.
öğrenmeye başla
O onun hepsini yedi.
He became famous.
öğrenmeye başla
O ünlü oldu.
He behaved badly.
öğrenmeye başla
O kötü davrandı.
He blew the deal.
öğrenmeye başla
Anlaşmayı kaçırdı.
He broke the law.
öğrenmeye başla
O yasayı ihlal etti.
He calls me Pete.
öğrenmeye başla
O bana Pete der.
He can read well.
öğrenmeye başla
O iyi okuyabilir.
He can swim fast.
öğrenmeye başla
O, hızlıca yüzebilir.
He can swim well.
öğrenmeye başla
O iyi yüzebilir.
He can't read it.
öğrenmeye başla
O onu okuyamaz.
He died recently.
öğrenmeye başla
O geçenlerde öldü.
He fell backward.
öğrenmeye başla
O geriye düştü.
He fixed the net.
öğrenmeye başla
O ağı onardı.
He flew to Paris.
öğrenmeye başla
O, Paris'e uçtu.
He gave it to me.
öğrenmeye başla
O onu bana verdi.
He got a new job.
öğrenmeye başla
Onun yeni bir işi var.
He had no hat on.
öğrenmeye başla
O, şapka giymemişti.
He has a Picasso.
öğrenmeye başla
Onun bir Picasso'su var.
He has been busy.
öğrenmeye başla
O meşguldür.
He has big hands.
öğrenmeye başla
Onun büyük elleri var.
He has long hair.
öğrenmeye başla
Onun uzun saçı var.
He has long legs.
öğrenmeye başla
Onun uzun bacakları vardır.
He hates spiders.
öğrenmeye başla
O örümceklerden nefret ediyor.
He heard a shout.
öğrenmeye başla
O bir bağırma sesi duydu.
He hung up on me.
öğrenmeye başla
O telefonu yüzüme kapadı.
He is a kind boy.
öğrenmeye başla
O kibar bir çocuk.
He is dead drunk.
öğrenmeye başla
O körkütük sarhoş.
He is doing well.
öğrenmeye başla
O iyi yapıyor.
He is her friend.
öğrenmeye başla
O, onun arkadaşı.
He is in pajamas.
öğrenmeye başla
O pijamalarını giymiş.
He is in trouble.
öğrenmeye başla
Onun sorunları var.
He's my brother.
öğrenmeye başla
O benim erkek kardeşim.
He is my teacher.
öğrenmeye başla
O benim öğretmenim.
He's not stupid.
öğrenmeye başla
O aptal değil.
He is overweight.
öğrenmeye başla
O kilolu.
He is past forty.
öğrenmeye başla
O kırkı geçmiş.
He is still here.
öğrenmeye başla
O hala burada.
He is unsociable.
öğrenmeye başla
O sosyal değildir.
He is very angry.
öğrenmeye başla
O çok kızgın.
He is very brave.
öğrenmeye başla
O çok cesurdur.
He keeps a diary.
öğrenmeye başla
O bir günlük tutar.
He left just now.
öğrenmeye başla
Şimdiliğine buradan ayrıldı.
He likes fishing.
öğrenmeye başla
O balık tutmayı seviyor.
He likes to hunt.
öğrenmeye başla
O avlamayı seviyor.
He looks healthy.
öğrenmeye başla
O sağlıklı görünüyor.
He loves animals.
öğrenmeye başla
O hayvanları sever.
He made for home.
öğrenmeye başla
O, eve doğru yürüdü.
He moves quickly.
öğrenmeye başla
O hızla hareket eder.
He must be tired.
öğrenmeye başla
O yorgun olmalı.
He must love you.
öğrenmeye başla
O seni seviyor olmalı.
He must not live.
öğrenmeye başla
O yaşamamalı.
He played tennis.
öğrenmeye başla
O tenis oynadı.
He ran into debt.
öğrenmeye başla
O, borca girdi.
He shares a room.
öğrenmeye başla
O bir odayı paylaşıyor.
He shut the door.
öğrenmeye başla
O kapıyı kapattı.
He slept all day.
öğrenmeye başla
O bütün gün uyudu.
He slept an hour.
öğrenmeye başla
O, bir saat uyudu.
He slept soundly.
öğrenmeye başla
O adamakıllı uyudu.
He speaks French.
öğrenmeye başla
O Fransızca konuşur.
He threw his toy.
öğrenmeye başla
Oyuncağını attı.
He told us a lie.
öğrenmeye başla
O bize bir yalan söyledi.
He took his book.
öğrenmeye başla
O kitabını aldı.
He used to drink.
öğrenmeye başla
O eskiden içerdi.
He was acquitted.
öğrenmeye başla
O beraat ettirildi.
He was very poor.
öğrenmeye başla
O, çok fakirdi.
He went bankrupt.
öğrenmeye başla
O, iflas etti.
He's over thirty.
öğrenmeye başla
O otuz yaşın üzerindedir.
Her hair is long.
öğrenmeye başla
Onun saçlı uzun.
Here is my album.
öğrenmeye başla
İşte benim albümüm.
Here is your bag.
öğrenmeye başla
İşte senin çantan.
Here is your dog.
öğrenmeye başla
İşte sizin köpeğiniz.
Here is your dog.
öğrenmeye başla
İşte senin köpeğin.
Here is your key.
öğrenmeye başla
İşte anahtarın.
Here's my wallet.
öğrenmeye başla
İşte benim cüzdanım.
How about a beer?
öğrenmeye başla
Bir biraya ne dersiniz?
How about a walk?
öğrenmeye başla
Bir yürüyüşe ne dersiniz?
How are you, Tom?
öğrenmeye başla
Nasılsın, Tom?
How did Amy look?
öğrenmeye başla
Amy nasıl görünüyordu?
How embarrassing!
öğrenmeye başla
Ne kadar utanç verici!
How long is this?
öğrenmeye başla
Bu ne kadar uzunluktadır?
How stupid he is!
öğrenmeye başla
Ne kadar aptal!
How tall you are!
öğrenmeye başla
Ne kadar uzunsun!
How tall are you?
öğrenmeye başla
Ne kadar uzunsun?
How tall are you?
öğrenmeye başla
Boyun ne kadar?
How unlucky I am!
öğrenmeye başla
Ben ne kadar şanssızım!
How was your day?
öğrenmeye başla
Günün nasıl geçti?
How you've grown!
öğrenmeye başla
Nasılda büyüdün!
I agree with him.
öğrenmeye başla
Onunla aynı fikirdeyim.
I almost drowned.
öğrenmeye başla
Neredeyse boğuluyordum.
I also like cake.
öğrenmeye başla
Ben de keki severim.
I always eat out.
öğrenmeye başla
Ben her zaman dışarıda yerim.
I'm a bit drunk.
öğrenmeye başla
Biraz sarhoşum.
I am a professor.
öğrenmeye başla
Ben bir profesörüm.
I am an American.
öğrenmeye başla
Ben bir Amerikanım.
I am called John.
öğrenmeye başla
Ben John'um.
I am cooking now.
öğrenmeye başla
Şimdi yemek pişiriyorum.
I am Edgar Degas.
öğrenmeye başla
Ben, Edgar Degas.
I am embarrassed.
öğrenmeye başla
Ben utanç duyuyorum.
I am not working.
öğrenmeye başla
Çalışmıyorum.
I am on duty now.
öğrenmeye başla
Şimdi görevdeyim.
I am out of time.
öğrenmeye başla
Zamanım yok.
I'm unemployed.
öğrenmeye başla
Ben işsizim.
I am pretty sure.
öğrenmeye başla
Ben oldukça eminim.
I believe in God.
öğrenmeye başla
Ben Tanrı'ya inanıyorum.
I believe in him.
öğrenmeye başla
Ona inanıyorum.
I believe in Ken.
öğrenmeye başla
Ben Ken'e inanıyorum.
I believe in you.
öğrenmeye başla
Ben size inanıyorum.
I bought a watch.
öğrenmeye başla
Ben bir saat aldım.
I can't eat meat.
öğrenmeye başla
Ben et yiyemem.
I can't find Tim.
öğrenmeye başla
Tim'i bulamıyorum.
I can't hear you.
öğrenmeye başla
Seni duyamıyorum.
I can't reach it.
öğrenmeye başla
Ben ona ulaşamam.
I can't remember.
öğrenmeye başla
Ben hatırlayamıyorum.
I can't see well.
öğrenmeye başla
İyi göremiyorum.
I can't stand it.
öğrenmeye başla
Ona katlanamıyorum.
I can't stand up.
öğrenmeye başla
Ayağa kalkamam.
I caught the flu.
öğrenmeye başla
Ben gribe yakalandım.
I couldn't sleep.
öğrenmeye başla
Uyuyamadım.
I didn't hear it.
öğrenmeye başla
Ben onu duymadım.
I didn't like it.
öğrenmeye başla
Ondan hoşlanmadım.
I didn't mean it.
öğrenmeye başla
Ben onu demek istemedim.
I dislike coffee.
öğrenmeye başla
Ben kahve sevmem.
I don't know her.
öğrenmeye başla
Onu bilmiyorum.
I don't know yet.
öğrenmeye başla
Ben henüz bilmiyorum.
I don't know you.
öğrenmeye başla
Seni tanımıyorum.
I don't like her.
öğrenmeye başla
Onu sevmiyorum.
I don't mean you.
öğrenmeye başla
Sizi kasdetmiyorum.
I don't remember.
öğrenmeye başla
Ben hatırlamıyorum.
I don't think so.
öğrenmeye başla
Öyle olduğunu sanmıyorum.
I expect to come.
öğrenmeye başla
Ben gelmeyi umuyorum.
I feel just fine.
öğrenmeye başla
Ben tam iyi hissediyorum.
I feel lethargic.
öğrenmeye başla
Ben uyuşuk hissediyorum.
I feel refreshed.
öğrenmeye başla
Yenilenmiş hissediyorum.
I feel something.
öğrenmeye başla
Ben bir şey hissediyorum.
I feel very cold.
öğrenmeye başla
Ben çok üşümüş hissediyorum.
I feel very sick.
öğrenmeye başla
Ben çok hasta hissediyorum.
I found your cap.
öğrenmeye başla
Ben senin kepini buldum.
I gave up my job.
öğrenmeye başla
İşimden vazgeçtim.
I get up at 6:30.
öğrenmeye başla
06:30'da kalkarım.
I get up at 7:00.
öğrenmeye başla
Saat yedide kalkarım.
I go to the park.
öğrenmeye başla
Parka giderim.
I got her a doll.
öğrenmeye başla
Ona bir oyuncak aldım.
I got hurt today.
öğrenmeye başla
Bugün incindim.
I had a bad cold.
öğrenmeye başla
Ben kötü soğuk almışım.
I had a flu shot.
öğrenmeye başla
Ben grip aşısı oldum.
I hate chemistry.
öğrenmeye başla
Ben kimyadan nefret ederim.
I have a bicycle.
öğrenmeye başla
Bir bisikletim var.
I had a huge dog.
öğrenmeye başla
Büyük bir köpeğim var.
I have a problem.
öğrenmeye başla
Bir sorunum var.
I have few books.
öğrenmeye başla
Birkaç kitabım var.
I have hay fever.
öğrenmeye başla
Saman nezlem var.
I have heartburn.
öğrenmeye başla
Midem ekşidi.
I have no excuse.
öğrenmeye başla
Benim hiçbir mazeretim yok.
I have some pens.
öğrenmeye başla
Bazı kalemlerim var.
I have sore feet.
öğrenmeye başla
Ayaklarım ağrıyor.
I have the video.
öğrenmeye başla
Benim bir videom var.
I have to go now.
öğrenmeye başla
Şimdi gitmek zorundayım.
I have turned 20.
öğrenmeye başla
Ben yirmiyi geçtim.
I have two books.
öğrenmeye başla
İki kitabım var.
I hear he is ill.
öğrenmeye başla
Ben onun hasta olduğunu duyuyorum.
I hear the phone.
öğrenmeye başla
Ben telefonu duyuyorum.
I hit on an idea.
öğrenmeye başla
Aklıma bir fikir geldi.
I know only this.
öğrenmeye başla
Ben sadece bunu biliyorum.
I know the truth.
öğrenmeye başla
Ben gerçeği biliyorum.
I know who he is.
öğrenmeye başla
Onun kim olduğunu biliyorum.
I like astrology.
öğrenmeye başla
Ben astrolojiyi seviyorum.
I like chocolate.
öğrenmeye başla
Çikolatayı severim.
I like fresh air.
öğrenmeye başla
Ben temiz havayı severim.
I like her novel.
öğrenmeye başla
Onun romanını seviyorum.
I like his music.
öğrenmeye başla
Ben onun müziğini seviyorum.
I like languages.
öğrenmeye başla
Dilleri severim.
I like languages.
öğrenmeye başla
Dilleri seviyorum.
I like math best.
öğrenmeye başla
En çok matematiği severim.
I like pop music.
öğrenmeye başla
Pop müzikten hoşlanıyorum.
I like red roses.
öğrenmeye başla
Ben kırmızı gülleri severim.
I like to travel.
öğrenmeye başla
Seyahat etmeyi severim.
I live near here.
öğrenmeye başla
Buraya yakın yaşıyorum.
I look up to you.
öğrenmeye başla
Sana saygı duyuyorum.
I lost my camera.
öğrenmeye başla
Ben kameramı kaybettim.
I lost the watch.
öğrenmeye başla
Kol saatini kaybettim.
I love to travel.
öğrenmeye başla
Seyahât etmeyi severim.
I made a mistake.
öğrenmeye başla
Ben bir hata yaptım.
I made her angry.
öğrenmeye başla
Onu kızdırdım.
I made him do so.
öğrenmeye başla
Ben ona öyle yaptırdım...
I made it myself.
öğrenmeye başla
Onu ben kendim yaptım.
I may be too old.
öğrenmeye başla
Çok yaşlı olabilirim.
I might be wrong.
öğrenmeye başla
Ben hatalı olabilirim.
I missed the bus.
öğrenmeye başla
Otobüsü kaçırdım.
I need some soap.
öğrenmeye başla
Biraz sabuna ihtiyacım var.
I never eat meat.
öğrenmeye başla
Asla et yemem.
I play in a band.
öğrenmeye başla
Ben bir grupta çalıyorum.
I pointed at him.
öğrenmeye başla
Ben onu gösterdim.
I sat beside her.
öğrenmeye başla
Ben onun yanında oturdum.
I saw him go out.
öğrenmeye başla
Onun dışarı çıktığını gördüm.
I see your point.
öğrenmeye başla
Ne demek istediğinizi anlıyorum.
I swim every day.
öğrenmeye başla
Ben her gün yüzerim.
I talk to myself.
öğrenmeye başla
Kendi kendime konuşuyorum.
I understand you.
öğrenmeye başla
Seni anlıyorum.
I used to be fat.
öğrenmeye başla
Eskiden şişmandım.
I walk every day.
öğrenmeye başla
Ben her gün yürürüm.
I want you to go.
öğrenmeye başla
Ben gitmeni istiyorum.
I was happy then.
öğrenmeye başla
Ben o zaman mutluydum.
I was very tired.
öğrenmeye başla
Ben çok yorgundum.
I'll be in touch.
öğrenmeye başla
Ben irtibat halinde olacağım.
I'll do anything.
öğrenmeye başla
Ben bir şey yapacağım.
I'll eat it here.
öğrenmeye başla
Ben onu burada yiyeceğim.
I'll fix a drink.
öğrenmeye başla
Bir içki hazırlayacağım.
I'll go to Kyoto.
öğrenmeye başla
Kyoto'ya gideceğim.
I'll say no more.
öğrenmeye başla
Ben artık söylemiyeceğim.
I'll treasure it.
öğrenmeye başla
Ona değer vereceğim.
I'll try my luck.
öğrenmeye başla
Ben şansımı deneyeceğim.
I'm a bank clerk.
öğrenmeye başla
Ben bir banka memuruyum.
I'm a bit hungry.
öğrenmeye başla
Biraz açım.
I'm able to swim.
öğrenmeye başla
Ben yüzebilirim.
I'm already late.
öğrenmeye başla
Ben zaten geciktim.
I'm best at math.
öğrenmeye başla
Matematikte en iyiyim.
I'm checking out.
öğrenmeye başla
Ben çıkış yapıyorum.
I'm cold and wet.
öğrenmeye başla
Ben üşüdüm ve ıslağım.
I'm free tonight.
öğrenmeye başla
Bu gece boşum.
I'm from Sapporo.
öğrenmeye başla
Ben Sapporo'luyum.
I'm going to bed!
öğrenmeye başla
Yatmaya gidiyorum.
I'm good at math.
öğrenmeye başla
Ben matematikte iyiyim.
I'm killing time.
öğrenmeye başla
Zaman geçiriyorum.
I'm not busy now.
öğrenmeye başla
Ben şimdi meşgul değilim.
I'm off duty now.
öğrenmeye başla
Şimdi izinliyim.
I'm proud of you.
öğrenmeye başla
Seninle gurur duyuyorum.
I am truly sorry.
öğrenmeye başla
Gerçekten üzgünüm.
I'm really tired.
öğrenmeye başla
Ben gerçekten yorgunum.
I'm still single.
öğrenmeye başla
Hala bekarım.
I'm still single.
öğrenmeye başla
Ben hala bekarım.
I'm Susan Greene.
öğrenmeye başla
Ben Susan Greene.
I'm very thirsty.
öğrenmeye başla
Ben çok susadım.
Is everything OK?
öğrenmeye başla
Herşey yolunda mı?
Is he still here?
öğrenmeye başla
O hala burada mı?
Is it really bad?
öğrenmeye başla
Gerçekten kötü mü?
Is she nice?
öğrenmeye başla
O iyi mi?
Is the bank open?
öğrenmeye başla
Banka açık mı?
Is this 223-1374?
öğrenmeye başla
Orası 223-1374 mi?
Is this your pen?
öğrenmeye başla
Bu senin kalemin mi?
Is your dog mean?
öğrenmeye başla
Köpeğiniz huysuz mudur?
It began to snow.
öğrenmeye başla
Kar yağışı başladı.
It can't be true.
öğrenmeye başla
O doğru olmayabilir.
It is cloudy now.
öğrenmeye başla
Hava şimdi bulutlu.
It is in the way.
öğrenmeye başla
O ayak altındadır.
It may rain soon.
öğrenmeye başla
Çok geçmeden yağmur yağabilir.
It was freezing!
öğrenmeye başla
Hava çok soğuktu.
It'll snow today.
öğrenmeye başla
Bugün kar yağacak.
It's a clear day.
öğrenmeye başla
Bu açık bir gün.
It's a good deal.
öğrenmeye başla
Bu gerçek bir pazarlık.
It's a rainy day.
öğrenmeye başla
Yağmurlu bir gün.
It's a sunflower.
öğrenmeye başla
Bu bir ayçiçeği.
It's a sunflower.
öğrenmeye başla
O bir ayçiçeği.
It's a sunny day.
öğrenmeye başla
Güneşli bir gün.
It's a windy day.
öğrenmeye başla
Rüzgarlı bir gün.
It's almost over.
öğrenmeye başla
Neredeyse bitti.
It's almost time.
öğrenmeye başla
Neredeyse zamanı.
It's April first.
öğrenmeye başla
Bugün bir Nisan.
It's frozen hard.
öğrenmeye başla
Bu sıkı dondurulmuş.
It's interesting.
öğrenmeye başla
Bu ilginç.
It's just a cold.
öğrenmeye başla
Bu sadece bir soğuk algınlığı.
It's now my turn.
öğrenmeye başla
Şimdi benim sıram.
It's on the sofa.
öğrenmeye başla
O kanepenin üzerinde.
It's pretty cold.
öğrenmeye başla
Hava oldukça soğuk.
It's pretty good.
öğrenmeye başla
Oldukça iyi.
It's probably OK.
öğrenmeye başla
Muhtemelen tamam.
It's really good.
öğrenmeye başla
Bu gerçekten iyi.
It's so exciting.
öğrenmeye başla
Çok heyecan verici.
It's time to eat.
öğrenmeye başla
Yemek zamanı.
It's worth a try.
öğrenmeye başla
Denemeye değer.
Jane looks happy.
öğrenmeye başla
Jane mutlu görünüyor.
John likes chess.
öğrenmeye başla
John satranç sever.
Kate keeps a dog.
öğrenmeye başla
Kate bir köpek besliyor.
Keep the dog out.
öğrenmeye başla
Köpeği dışarda tutun.
Keep to the left.
öğrenmeye başla
Soldan git.
Ken has a guitar.
öğrenmeye başla
Ken'in bir gitarı var.
Let go of my arm.
öğrenmeye başla
Kolumu bırak.
Let me repair it.
öğrenmeye başla
Onu tamir edeyim.
Let them come in.
öğrenmeye başla
Onlar içeri gelsinler.
Let's cross here.
öğrenmeye başla
Buradan geçelim.
Let's fly a kite.
öğrenmeye başla
Bir uçurtma uçuralım.
Let's go dancing.
öğrenmeye başla
Dans etmeye gidelim.
Let's keep quiet.
öğrenmeye başla
Sessiz olalım.
Let's play cards.
öğrenmeye başla
Kart oynayalım.
Let's play catch.
öğrenmeye başla
Yakalamaç oynayalım.
Let's take a bus.
öğrenmeye başla
Haydi otobüs çağıralım.
Listen carefully.
öğrenmeye başla
Dikkatlice dinle.
Lucy is American.
öğrenmeye başla
Lucy, Amerikalıdır.
Mail this letter.
öğrenmeye başla
Bu mektubu postala.
May I open a can?
öğrenmeye başla
Ben bir kutu açabilir miyim?
May I smoke here?
öğrenmeye başla
Burada sigara içebilir miyim?
My album is here.
öğrenmeye başla
Benim albümüm burada.
My car is German.
öğrenmeye başla
Arabam Alman'dır.
My eyes are blue.
öğrenmeye başla
Benim gözlerim mavi.
My eyes are blue.
öğrenmeye başla
Gözlerim mavidir.
My eyes smart.
öğrenmeye başla
Gözlerim acıyor.
My father is out.
öğrenmeye başla
Babam dışarıda.
My father smokes.
öğrenmeye başla
Babam sigara içer.
My feet are cold.
öğrenmeye başla
Ayaklarım üşüyor.
My mother is out.
öğrenmeye başla
Annem dışarıda.
My mouth was dry.
öğrenmeye başla
Ağzım kuruydu.
My nose itches.
öğrenmeye başla
Burnum kaşınıyor.
My pulse is fast.
öğrenmeye başla
Benim nabzım hızlı.
My pulse is slow.
öğrenmeye başla
Benim nabzım yavaş.
My stomach hurts.
öğrenmeye başla
Midem acıyor.
My throat is dry.
öğrenmeye başla
Boğazım kuru.
No need to worry.
öğrenmeye başla
Endişelenmenize gerek yok.
No one helped me.
öğrenmeye başla
Hiç kimse bana yardım etmedi.
No one likes war.
öğrenmeye başla
Kimse savaşı sevmez.
No one thinks so.
öğrenmeye başla
Hiç kimse öyle düşünmüyor.
No pain, no gain.
öğrenmeye başla
Emek yoksa yemek te yok.
No pain, no gain.
öğrenmeye başla
Zahmet yoksa kazanç ta yok.
Nobody knows why.
öğrenmeye başla
Hiç kimse sebebini bilmiyor.

Yorum yapmak için giriş yapmalısınız.